22 Ekim 2014 Çarşamba

Kuran Yeterlidir 11


İslam Adına Yaşanan Vahşet Kuran'a Uyulmadığından Kaynaklarınır

Dünya üzerinde İslam adına yaşanan vahşetin tek nedeni Kuran'ı eksik bulup ona ekleme yapmak isteyen bağnaz zihniyettir. 

Düşüncelerinin doğruluğunu ispat etmek içinse kullandıkları 'Kuran'da her şey yazmaz' şeklinde tılsımlı bir cümledir. Bu zihniyetin kaynağı ise doğruluğu kesin olmayan nakil ve rivayet yoluyla elde ettikleri eserlerdir.

Müslümanların ise tek kaynağı Allah'ın hak kitabı Kuran'dır. Allah Kuran'da her şeyi açıklamış ve Kuran'ı eksiksiz olarak indirmiştir:

...Biz Kitap'ta hiç bir şeyi NOKSAN BIRAKMADIK. [En'am Suresi, 38]

O, size Kitabı AÇIKLANMIŞ OLARAK indirmiştir... [En'am Suresi, 114]

Andolsun, biz bu Kur'an'da insanlar için HER ÖRNEĞİ gösterdik... [Rum Suresi, 58]

Bu ayetleri okuyup, kabul ettikten sonra "ama Kuran'da her şey yazmaz ki" demek asla samimi bir tavır olmaz. Allah'ın diniyle, Allah'ın kitabıyla alay edenler asla kurtuluş bulamazlar. Kuran Allah'ın sözüdür ve Allah daima doğruları söyler... Atalarımızdan ve geleneklerimizden değil Allah'ın biz kullarına rahmet olarak indirdiği Kuran'dan öğrenmeliyiz gerçekleri. Allah bizi muhatap almış Kitap indirmiş, bizim ne haddimize Allah'ın kitabından başka kaynaklar aramak...


21 Ekim 2014 Salı

Kuran Yeterlidir 10


PEYGAMBERE UYMAK HADİS KİTAPLARINA UYMAK DEĞİL, KURAN'A UYMAKTIR. PEYGAMBERİMİZ VAHYİN DIŞINA ASLA ÇIKMADI


Dünya üzerinde; ‘İslamfobi’ adı altında sunulan ve kaynağı İslam gibi gösterilmeye çalışılan tüm sorunların ana nedeni Kuran'ı yeterli bulmayıp rivayetlerin ve başka kaynakların ön plana çıkarılmasıdır. 

Peygamberimiz; Kuran’ın dışında bir dini kaynağı insanlara sunmamış, yazdırmamış ve öğretmemiştir. Peygamber’in söylemiş olduğu iddia edilen bir söz veya bir yorum Kuran'da bulunmaz, Kuran’la çelişir ve dine ilave veya eksiltme yaparsa; bu söz veya yorum hem dine, hem de Peygamber’e atılmış büyük bir iftiradır.
Günümüzde dünya üzerinde İslam adı altında vahşet uygulayanların kaynakları asla Kuran değildir. Bu sorunun tek çözümü ise bir an önce Kuran'a dönmek ve Kuran ahlakını durmaksızın anlatmaktır.

Allah Kuran'ın bir çok ayetinde Kuran'ın eksiksiz ve apaçık olduğunu bildirmektedir:

...Biz Kitap'ta hiç bir şeyi NOKSAN BIRAKMADIK. [En'am Suresi, 38]

O, size Kitabı AÇIKLANMIŞ OLARAK indirmiştir... [En'am Suresi, 114]

Andolsun, biz bu Kur'an'da insanlar için HER ÖRNEĞİ gösterdik... [Rum Suresi, 58]



19 Ekim 2014 Pazar

KURAN’DA HİKMET KAVRAMI İLE ANLATILAN KURAN’IN BİR SIFATIDIR

Geleneksel bakış açısıyla dine yaklaşanlar Kuran’da geçen “hikmet” kelimesi ile sünnetin, hadislerin ve vahyin dışındakilerin kastedildiğini; böylece Kuran'ın tek kaynak olmayarak Peygamberimizin Allah'ın dışında hüküm verebileceğini izah ederler. Oysa Kuran’da “Allah Kendi hükmünde hiç kimseyi ortak kılmaz." [Kehf Suresi, 26] diye bildirmektedir.

Şimdi 'hikmet' kelimesini Kuran ile izah edelim... Kuran'da, bu kelimeyle 'Kuranın dışında bir kaynak olabileceği'ne dair bir delil olmadığı gibi 'Hikmet' kelimesinin 'sünnet' yada 'hadis' gibi bir manası da yoktur. Aksine hikmetin Kuran'ın içinde yani Kuran'da olduğuna dair aşağıda da belirteceğimiz gibi birçok ayet vardır:

"Bunlar hikmetli Kitabın ayetleridir;" (Lokman Suresi, 2)

"Andolsun hikmetli Kur'an'a" (Yasin Suresi, 2)

"Elif, Lam, Ra. Bunlar, hikmetli Kitabın ayetleridir." (Yunus Suresi, 1)

Ayetlerden de anlaşılacağı üzere 'hikmet' Kuran'ın ta kendisidir.

Ayrıca İsra Suresinde 22. ayetten 38. ayete kadar Allah’ın haramları ve emirleri belirtildikten sonra 39. ayette şöyle buyrulmaktadır:

"Bunlar, Rabbinin sana HİKMET olarak vahyettiği şeylerdir..." (İsra Suresi, 39)

Yani Allah; haramları, helalleri ve dikkat edilmesi gereken tavırların hükmünü Kuran'da belirledikten sonra Peygamberimize vahyettiğini bildirmekte, hükümleri yalnızca Kendisinin koyduğunu da İsra Suresinin 39. ayetinde 'hikmet' olarak vurgulamaktadır. Sırf Kuran'da “Kitap ve Hikmet” şeklinde kullanıldığı için Hikmet'in Kuran'ın dışında farklı bir kaynak olduğunu düşünmek hatadır. Allah, Hikmet'in Kuran'da olduğunu bildirmiştir. Hikmet, bilgelik anlamında Kuran'ın bir sıfatıdır.

Bütün bu izahlardan sonra görüldüğü üzere, gerek Peygamber’in sünneti adına, gerek hikmet adına mutlaka Kuran’a müracaat etmeliyiz. Peygamber’in davranış tarzları (sünnet yada hadis) için de, hikmet için de tek güvenilir kaynağımız Kuran’dır. Allah’ın Kuran’daki sınırları; hem hikmettirler, hem de bunları uygulamak elçiye (Peygamberimiz’e) itaattir. Kısacası Kuran'a itaat, Allah'a ve elçisine itaattir.



16 Ekim 2014 Perşembe

KURAN’A GÖRE KADINLAR DEVLET YÖNETİCİSİ OLABİLİRLER

Allah Kuran’da kadınları çiçeğe benzeterek onların naifliğine, inceliğine ve zarifliğine değinmiştir. Kadınların erkekler ile elbette fiziksel farklılıkları bulunur ancak bu farklılıklar kadının beceri ve akıl bakımından erkeklerden daha güçsüz olduğu anlamına gelmez. Aksine Allah Kuran’da örnek verdiği Sebe Melikesi ile kadınların beceri, bilgi ve yönetme güçlerine dikkat çeker.

“Gerçekten ben, onlara hükmetmekte olan bir kadın buldum ki, ona herşeyden (bolca) verilmiştir ve büyük bir tahtı var." (Neml Suresi, 23) ayetiyle Allah kadınların yönetici olabileceğini bizlere bildirir. Bunun aksi olan “Kadından devlet yöneticisi olamaz” hükmü Kuran’da asla yer almaz.



Ayetler Apacıktır


14 Ekim 2014 Salı

KURAN'I ANLAMAK İÇİN TÜRKÇE OKU


Allah Katında sorumlu olduğumuz kitapta neler yazdığını bilmek için anladığımız dilde okumamız gerekir.


FAKİR GÖRÜNMEK TAKVADANDIR" DÜŞÜNCESİ KURAN'A TAMAMEN AYKIRIDIR

Bağnaz zihniyetin empoze etmeye çalıştığı 'fakir görünmek takvadandır' düşüncesi, Kuran'a tamamen aykırıdır. Allah ayette; sadakaların, kendini Allah yoluna adayan fakirler için olduğunu, bu kişilerin ise iffetlerinden dolayı yüzsüzlük edip istemeyeceği ve dışarıdan bakıldığında da zengin sanılacağı bildirir. Yani Kuran'a göre FAKİR GÖRÜNMEK İBADET DEĞİL aksine kişinin fakir bile olsa ZENGİN bir görüntüsü olması mümin özelliği olarak bildirilir.


KURAN'A GÖRE KADINLAR TEK BAŞINA SEYAHAT EDEBİLİRLER

Kuran’ı tek kaynak olarak görmeyip rivayetleri ve gelenekleri din haline getiren zihniyet, kadını toplumdan uzaklaştırmak için birçok hurafe ortaya atmıştır. Bunlardan biri olan “Kadınlar, başlarında helalleri bulunmadan seyahat edemezler” kaidesi Kuran’la tamamen zıttır. Allah Kuran'da Hz.Meryem'in tek başına ailesinden uzağa çekildiğini bildirmiştir.

Allah'a gönülden bağlı olan müslüman kadınlar, tüm yaşamlarını Allah'ın bildirdiği hükümlere göre düzenledikleri için son derece akıllıdırlar. İmanın verdiği bu akılla seyahat sırasında ortamın güvenli olup olmayacağını da gayet iyi bilirler. Kuran'da kadınların tek başına seyahat etmelerinin haram olduğuna dair hiç bir hüküm bulunmamaktadır.

13 Ekim 2014 Pazartesi

Allah, Kuran'da Kadını Çiçeğe Benzetir

Allah, Ali İmran Suresi 37.ayetinde “Bunun üzerine Rabbi onu [Hz Meryem’i] güzel bir kabulle kabul etti ve onu güzel bir bitki gibi yetiştirdi…” diye buyurarak kadının naifliği, inceliği, zarifliğine değinmiş, Zuhruf Suresi 18. ayetinde ise “Süs içinde yetiştirilen, fakat çekişme ve savaşta yetersiz kalanı…” ifadeleriyle kadının değer verilmesi gereken güzelliğine özellikle dikkat çekmiştir.

Kadına şiddeti, nefreti kalbinde gizleyenlerin sahip olduğu psikolojik bozukluklarla ilgili olarak da “Onlardan birine kız (çocuk) müjdelendiği zaman içi öfkeyle taşarak yüzü simsiyah kesilir.” Nahl Suresi 58, “Diri diri gömülen kız çocuğunun, hangi günahtan ötürü öldürüldüğü sorulduğu zaman” Tekvir Suresi 8,9 ayetleriyle kadına karşı düşmanca tutum takınanların var olacağı gerçeği açıkça anlatılmıştır.

Oysa Allah Kuran’da “en üstün olanınız takvaca en üstün olanınızdır” şeklinde buyurmuştur. Üstünlük akıl, vicdan, açık şuur, dikkat, ilim sahibi olma ile olur. Birçok kadın bu noktada erkeklerden çok üstün bir şekilde yaratılmıştır.


12 Ekim 2014 Pazar

Kadın, Allah Katında Üstün Ve Şerefli Bir Varlıktır

Kadın, Allah Katında üstün ve şerefli bir varlıktır. Kuran'dan uzak toplum ve anlayışlarda ikinci sınıf olarak görülmesine rağmen Rabbimiz kadın ile erkeği aynı derecede sorumlu ve eşit tutmuştur.
----
Erkek olsun, kadın olsun, bir mü'min olarak kim salih bir amelde bulunursa, hiç şüphesiz biz onu güzel bir hayatla yaşatırız ve onların karşılığını, yaptıklarının en güzeliyle muhakkak veririz. [Nahl Suresi, 97]

11 Ekim 2014 Cumartesi

KURAN'A GÖRE YENİLMESİ HARAM OLAN SADECE 4 YİYECEK VARDIR

Allah Kuran'da Enam Suresi 145. ayette bildirdiklerinin dışında, verdiği rızıklardan temiz ve helal olanlarından yememize izin veriyor. 

Allah'ın sizi rızıklandırdığı şeylerden helal ve temiz olarak yiyin! Eğer yalnız O'na kulluk/ibadet ediyorsanız, Allah'ın nimetlerine şükredin. (Nahl Suresi, 114)

Bunların haricinde haram belirlemek Allah'ın hükmüne ortak olmaya çalışmaktır ve batıldır. Allah Katında geçerliliği yoktur ve daha da önemlisi Allah Adına yalan söylemektir.

GERÇEKLİĞİ TARTIŞILMAYACAK HADİSLER 5

Hadis Kitapları çelişkilerle doludur, çelişkiler içerisinde olan bir kitap dini hükümler için asla temel kaynak olamaz. Bazen bu kitabın yazarları gerçek nakilleri de barındıran rivayet ve hadisler de nakletmişlerdir.

Resimli anlatımlarda kullandığımız hadisler de bunlardandır. Bu hadis kitaplarına iman eden kardeşlerimizin bahsi geçen hadisleri göz önünde bulundurarak hareket etmeleri gerekmektedir. Eğer bu kitapları hayatlarına temel teşkil edecek kaynak olarak kabul ediyorlarsa Kuran'dan başka hüküm veren bir otorite asla kabul etmemelidirler, İslama dair her konunun çözümünün yine Kuran'da olduğunu kabul etmelidirler.

Bu Hadis'in tam metni şu şekilde;
Ebu Said el-Hudri'den. Şöyle demiştir: Hayber fethinden henüz geri dönmemiştik. Rasullah (sav)'in ashabı bizler şu sarımsak bitkisine rastladık. Halk açlık içerisinde idi. Bu bitkiden bolca yedik. Sonra mescide gittik. Derken Rasullah (sav), kokuyu hissetti ve: "Kim hoş olmayan bu bitkiden bir şey yerse mescidde asla bize yaklaşmasın." buyurdu. Bunun üzerine cemaat: "Haram kılındı, haram kılındı" dedi. Bu söz Hz.Paygamber (sav)'e ulaştı. Bunun üzerine: "Ey insanlar, şu biline ki, Allah'ın bana helal kıldığı şeyi benim haram kılma yetkim yoktur. Ancak bu, kokusundan hoşlanmadığım bir bitkidir." buyurdu. (Sahih-i Müslim, Namaz Bölümü-565.Hadis)
Görüldüğü gibi Peygamberimizin haram-helal koymadığını bizzat kendisi söylemiştir.

10 Ekim 2014 Cuma

KURAN'A GÖRE KADINLAR REGL DÖNEMLERİNDE (AYBAŞI) HER İBADETLERİNİ YAPABİLİRLER

Allah, Kuran’da, sadece, regl döneminde (aybaşı) olan kadınla cinsel ilişkiye girilmemesini belirtmiştir. Eğer Allah, regl dönemindeki (aybaşı) kadının namaz kılmasını, Kuran okuyup, oruç tutmasını istemeseydi hiç şüphesiz bunları da Kuran'da bildirirdi.

KURAN'DA HÜKMÜ KALKAN (NESHEDİLEN) AYET YOKTUR...

Kuran ayetlerinin hükmü kalkmaz. Bazı ayetlerin hükmü kalktı (nesh edildi) demek şeytani bir söylemdir ve dini tahrif çalışmalarıdır. Kuran'daki bütün ayetlerin hükmü geçerlidir. Bir ayetin hükmünü başka bir ayet veya herhangi bir hadis kaldıramaz. Kuran'ı Allah korumuştur. 

"Hiç şüphesiz, zikri (Kur'an'ı) Biz indirdik Biz; onun koruyucuları da gerçekten Biziz." (Hicr suresi, 9)

9 Ekim 2014 Perşembe

GERÇEKLİĞİ TARTIŞILMAYACAK HADİSLER 4

Hadis Kitapları çelişkilerle doludur, çelişkiler içerisinde olan bir kitap dini hükümler için asla temel kaynak olamaz. Bazen bu kitabın yazarları gerçek nakilleri de barındıran rivayet ve hadisler de nakletmişlerdir.

Resimli anlatımlarda kullandığımız hadisler de bunlardandır. Bu hadis kitaplarına iman eden kardeşlerimizin bahsi geçen hadisleri göz önünde bulundurarak hareket etmeleri gerekmektedir. Eğer bu kitapları hayatlarına temel teşkil edecek kaynak olarak kabul ediyorlarsa Kuran'dan başka hüküm veren bir otorite asla kabul etmemelidirler, İslama dair her konunun çözümünün yine Kuran'da olduğunu kabul etmelidirler.


KURBAN ALLAH'A YAKIN OLMAK İÇİN KESİLİR

İslami hükümlerde dejenerasyona uğramış en önemli konulardan biri kuşkusuz KURBAN'dır. Kelime anlamı (Allah'a) yaklaşmak olan Kurban, bu anlamından uzaklaştırılmış ve İslam'ı kabul eden bir çok kültürün eski dini kabulleri ile birleştirilerek tamamen putperest seremonilere dönüştürülmüştür. 

Eski Arap ve İran dini törenleri ve Şamanizm etkisi ile Allah'a yakınlaşma ibadeti yerine, Allah'a şirk koşulan bir uygulama olmuştur. Kesilen kurbanlıkların sırtına binilerek MİTOLOJİK olan SIRAT KÖPRÜSÜ'nden geçileceği bunlardan sadece biridir...

Kurban'ın Allah'a yaklaşmak ve O'nun farkına varıp, Kuran'daki hükümlerini uygulamaya vesile olması ümidiyle iyi bayramlar.

8 Ekim 2014 Çarşamba

ABDESTİ SADECE TUVALET İHTİYACI VE CİNSEL İLİŞKİ BOZAR


Kuran'a göre Abdest ibadeti yalnızca NAMAZ kılmak içindir. Abdesti bozan durumlar da sadece tuvalet ihtiyacı ve cinsel ilişkidir. 
Ancak Kuran harici kaynaklara göre hem abdest almanın gerektiği haller ve abdestin alınması, hem de abdesti bozan haller çok fazladır. Allah'ın bildirmediği hükümler haricinde dine hüküm eklemek müşrikçe bir tavırdır. Abdesti bozan haller Kuran'da çok nettir. Buna ilaveler yapmak geleneksel-ortodoks din anlayışının ürünü olan batıl hükümlerdir. Allah katında geçerliliği yoktur. İnsanları dinden uzaklaştırmaya sebep olan bu tür tavırlardan uzak durup Allah'ın Kitabına yönelmeli ve Allah'ın hükümlerine hüküm eklemekten yine Allah'a sığınılmalıdır...


GERÇEKLİĞİ TARTIŞILMAYACAK HADİSLER 3

Hadis Kitapları çelişkilerle doludur, çelişkiler içerisinde olan bir kitap dini hükümler için asla temel kaynak olamaz. Bazen bu kitabın yazarları gerçek nakilleri de barındıran rivayet ve hadisler de nakletmişlerdir.

Resimli anlatımlarda kullandığımız hadisler de bunlardandır. Bu hadis kitaplarına iman eden kardeşlerimizin bahsi geçen hadisleri göz önünde bulundurarak hareket etmeleri gerekmektedir. Eğer bu kitapları hayatlarına temel teşkil edecek kaynak olarak kabul ediyorlarsa Kuran'dan başka hüküm veren bir otorite asla kabul etmemelidirler, İslama dair her konunun çözümünün yine Kuran'da olduğunu kabul etmelidirler.


7 Ekim 2014 Salı

GERÇEKLİĞİ TARTIŞILMAYACAK HADİSLER 2

Hadis Kitapları çelişkilerle doludur, çelişkiler içerisinde olan bir kitap dini hükümler için asla temel kaynak olamaz. Bazen bu kitabın yazarları gerçek nakilleri de barındıran rivayet ve hadisler de nakletmişlerdir.

Resimli anlatımlarda kullandığımız hadisler de bunlardandır. Bu hadis kitaplarına iman eden kardeşlerimizin bahsi geçen hadisleri göz önünde bulundurarak hareket etmeleri gerekmektedir. Eğer bu kitapları hayatlarına temel teşkil edecek kaynak olarak kabul ediyorlarsa Kuran'dan başka hüküm veren bir otorite asla kabul etmemelidirler, İslama dair her konunun çözümünün yine Kuran'da olduğunu kabul etmelidirler.


GERÇEKLİĞİ TARTIŞILMAYACAK HADİSLER 1


Hadis Kitapları çelişkilerle doludur, çelişkiler içerisinde olan bir kitap dini hükümler için asla temel kaynak olamaz. Bazen bu kitabın yazarları gerçek nakilleri de barındıran rivayet ve hadisler de nakletmişlerdir.
Resimli anlatımlarda kullandığımız hadisler de bunlardandır. Bu hadis kitaplarına iman eden kardeşlerimizin bahsi geçen hadisleri göz önünde bulundurarak hareket etmeleri gerekmektedir. Eğer bu kitapları hayatlarına temel teşkil edecek kaynak olarak kabul ediyorlarsa Kuran'dan başka hüküm veren bir otorite asla kabul etmemelidirler, İslama dair her konunun çözümünün yine Kuran'da olduğunu kabul etmelidirler.

6 Ekim 2014 Pazartesi

Allah Sadece Kendisine Şirk Koşulmasını Bağışlamaz

KURAN'A GÖRE "KUL HAKKI ÖDENMEDEN GÜNAHLAR AFFOLUNMAZ" GİBİ BİR DÜŞÜNCE YANLIŞTIR. 

Geleneksel din anlayışına sahip insanlar Allah'ın affetmeyeceği tek günahın 'kul hakkı' olduğunu iddia ederler. Oysa Allah'ın Kuran'da bildirdiği tek affetmeyeceği günah, Kendisine şirk koşulmasıdır. Allah bu gerçeği bir ayette şöyle bildirir:

Gerçekten, Allah, kendisine şirk koşulmasını bağışlamaz. Bunun dışında kalanı ise, dilediğini bağışlar. Kim Allah'a şirk koşarsa, doğrusu büyük bir günahla iftira etmiş olur. [Nisa Suresi, 48]

Allah'tan korkan bir insan Allah'ın hoşnut olmayacağı hiç bir tavrı benimsemez. Çünkü Allah korkusu; müminin imanını, şevkini, Allah'a olan sevgi ve saygısını coşturan bir duygudur. Kişiyi Allah'ın razı olmayacağı bir tavır içine girmekten korur. Bu korkuya sahip bir insan, her davranışının hesabını Allah'a vereceğini bildiği için karşısındaki kişi her kim olursa olsun -ister inançlı ister inançsız- güzel davranışlardan asla taviz vermez.



İSLAM, SADECE ARAP DİNİ DEĞİL EVRENSELDİR. KURAN HER ÇAĞDA YAŞAYANLARA BİR ÇAĞRIDIR



İslam dini sadece belli bir zaman dilimine veya belli bir coğrafyada yaşayan insanlara değil; bütün insanlara ve tüm çağlara hitap eder. Allah bir ayetinde Peygamberimizin, tüm çağda yaşayanlara, Kuran ile çağrıda bulunacağını şu şekilde bildirmektedir:

...Sizi -ve KİME ULAŞIRSA- kendisiyle uyarmam için bana şu Kur'an vahyedildi... [Enam Suresi, 19]

İslamın kaynağı olan Kuran, 'evrensel' olması nedeniyle; yaşanan çağın, zamanın ve mekanın şartlarına bağlı konularda detay içermez, genel, temel hükümler bildirir. İnsanlar; yaşadıkları çağın, zamanın, ve mekanın şartlarına, toplumun ihtiyaçlarına göre Kuran’ın bildirdiği temel hükümlere bağlı olarak detayları ve ayrıntıları, akıllarıyla sahip oldukları bilgi-ilim yoluyla özgür düşünce ve iradeleriyle serbestçe belirleyebilirler. Kuran'ın eksiksiz ve yeterli olması gerçeği bizlere İslam dinin evrenselliği hakkında en temel delili sunmaktadır.


5 Ekim 2014 Pazar

KURAN'DA KEDİ-KÖPEK BESLEMEK HARAM DEĞİLDİR


Kedi ve köpek gibi hayvanları beslemenin günah olduğuna dair Kuran'da hiç bir hüküm bulunmamaktadır. Aksine bu sevimli canlıları yaratan Allah'ın bizden istediği; onları koruyup kollamak, onlardaki güzellikleri seyrederken O'nun sonsuz gücünü ve sanatını düşünmemizdir. 

Herşeyi O'nun yarattığını, herşeyin sahibinin Allah olduğunu fark etmemiz ve O'nun yarattığı şeylerdeki güzellikleri görüp zevk alabilmemizdir. Aynı zamanda da, bize bu sayısız güzellikleri yarattığı için O'na şükretmemiz ve O'nu çok sevmemizdir.


4 Ekim 2014 Cumartesi

Kuran'ın Matematiksel Mucizeleri 1

Allah; bundan 14 asır önce insanlara yol gösterici bir kitap olan Kuran-ı Kerim'i indirmiş ve tüm insanlığı Kuran'a uyarak kurtuluşa ermeye davet etmiştir.

Kuran'ın, Allah'ın sözü olduğunu ispatlayan pek çok mucizevi özelliği vardır. Bu özelliklerden biri ancak 20. ve 21. yüzyıl teknolojisiyle eriştiğimiz bazı bilimsel gerçeklerin 1400 yıl önce Kuran'da bildirilmiş olmasıdır.

Elbette ki Kuran bir bilim kitabı değildir. Fakat çeşitli ayetlerinde, son derece özlü ve hikmetli bir anlatım içinde aktarılan bazı bilimsel gerçekler, ancak 20. yüzyıl teknolojisi ile keşfedilmiştir. Kuran'ın indirildiği dönemde bilimsel olarak saptanması mümkün olmayan bu bilgiler, insanlara Kuran'ın Allah'ın sözü olduğunu bir kez daha ispatlamaktadır.

Allah'ın Hükümleri Kuran'dadır

1400 senelik İslam tarihinin ilk döneminde Allah'ın emrettiği gibi tek hüküm kaynağı Kuran iken dejenerasyon sürecinde bir çok hüküm kaynağı eklenmiş, yüzbinlerce hadis, rivayet, menkıbe vs. Kuran'a eşdeğer kabul edilmiştir. Oysa İslam'ın tek hüküm kaynağı Kuran'dır. Hz. Peygamber de, bizler de ondan sorumluyuz (Zuhruf Suresi 44) 

Kütüb-i Sitte (hadis kitapları) hüküm kaynağı asla değildir, ancak Müslümanların çok büyük bir kısmı bu kitapları İslam'ın hüküm kaynağı zannetmektedirler. Resul'e itaat Allah'a itaattir. (Nisa Suresi 80) ayetini Resul'e itaat, Buhari ya da Kütüb-i Sitte'ye itaat olarak kabul edenler yanılıyorlar. Resulullah'ın sünneti Kuran'dadır. (Hakka Suresi 44-48)

KURAN'A GÖRE KİMSE BAŞKASININ GÜNAHINI YÜKLENEMEZ

Halk arasında karşısındaki insana Allah'ın hoşnut olmayacağı bir şey yaptırmak isteyen kişi, "Sen yap, ben senin günahını yüklenirim," veya "Günahı benim boynuma" gibi batıl ifadeler kullanır. Ancak, Allah "Hiçbir günahkar bir başka günahkarın günahını yüklenemez" [Fatır Suresi, 18] ayetiyle bu konudaki hükmünü bildirmiştir. 

Dolayısıyla Kuran'a uyduğunu, Peygamberimiz (sav)'in yolunu izlediğini ve Allah'ın ayetlerine iman ettiğini söyleyen bir kişinin Allah'ın bu hükmüne uygun olarak davranması, Kuran ve Peygamberimiz (sav)'in uygulamaları ile çelişen hiçbir konuşmasının, inancının ve tavrının olmaması gerekir.

---
Hiç bir nefis, kendisinden başkasının aleyhine (günah) kazanmaz. Günahkar olan bir başkasının günah yükünü taşımaz. Sonunda dönüşünüz Rabbinizedir. O, size hakkında anlaşmazlığa düştüğünüz şeyleri haber verecektir." [En'am Suresi, 164]

3 Ekim 2014 Cuma

KURAN'A GÖRE KADIN, ERKEĞİN KABURGA KEMİĞİNDEN YARATILMAMIŞTIR

Kadının, erkeğin "Kaburga Kemiğinden" yaratılması efsanesi, KURAN DIŞI bir inanıştır. Mitolojik kökenli bu yanlış, yalan hadis ve menkıbelerle dini bir gerçekmiş gibi gösterilmeye çalışılmaktadır. Oysa Kuran'da her iki cinsiyetin tek nefisten yaratıldığı çok açık ve net olarak anlatır.

Kuran dışı kaynakların etkisiyle yazılmış meallerin de düzeltilmesi gerekmektedir. Kadın erkeğin kaburga kemiğinden yaratılmamıştır. İkisi de aynı nefistendir.

(Konu ile ilgili bu videoyu izlemenizi tavsiye ederiz)http://www.youtube.com/watch?v=TP7Cgg9syR4


KURAN ABDESTSİZ OKUNABİLİR


Kuran okumak için abdestli olmak şart değildir. Kuran'a göre abdest sadece namaz kılmak için gereklidir. Eğer gerekli olsaydı Yüce Rabbimiz bunu mutlaka Kuran ile bizlere bildirirdi.
---
Ey iman edenler, NAMAZA KALKTIĞINIZ ZAMAN yüzlerinizi ve dirseklere kadar ellerinizi yıkayın, başlarınızı meshedin ve her iki topuğa kadar ayaklarınızı da meshedin... [Maide Suresi, 6]




1 Ekim 2014 Çarşamba

TESBİH VAKİTLERİ (YATSI TESBİHİ)


Allah; Kuran'da her türlü ibadet yöntemlerini bildirmiş ancak vahiyden yıllar sonra bu ibadet yöntem ve emirleri dejenere edilerek gözardı edilmiştir, hem de Kuran'da çok açıkça bildirilmiş olmasına rağmen. 

Bunlardan en önemlilerinden biri de Allah'ı tesbih edeceğimiz vakitlerdir. Kuran'da günün beş (5) vaktinde özel tesbih edilmesi emredilmiş, günün diğer anları için de Allah'ı tesbih etmek müminlerin Allah ile olan ilişkilerine bırakılmıştır. Kuran'a göre Allah'ı tesbih etmek en büyük ibadettir.

...Allah'ı zikretmek ise muhakkak en büyük (ibadet)tür... [Ankebut Suresi, 45]


KURAN'A GÖRE ABDEST ALIRKEN AYAK YIKAMAK GEREKMEZ


Kuran'ın yetersiz ve eksik olduğunu iddia eden bağnaz zihniyette, Kuran harici kaynaklar dinin hüküm kaynağı zannedildiği için her konuda olduğu gibi ayakların meshedilmesi konusunda da bugüne kadar insanlara 'ayakların yıkanması gerekir' şeklinde uygulatılmıştır. Oysa Kuran'daki anlatım çok açıktır ve buna göre ayakların meshedilmesi yeterlidir...

TESBİH VAKİTLERİ (AKŞAM TESBİHİ)


Allah; Kuran'da her türlü ibadet yöntemlerini bildirmiş ancak vahiyden yıllar sonra bu ibadet yöntem ve emirleri dejenere edilerek gözardı edilmiştir, hem de Kuran'da çok açıkça bildirilmiş olmasına rağmen.

Bunlardan en önemlilerinden biri de Allah'ı tesbih edeceğimiz vakitlerdir. Kuran'da günün beş (5) vaktinde özel tesbih edilmesi emredilmiş, günün diğer anları için de Allah'ı tesbih etmek müminlerin Allah ile olan ilişkilerine bırakılmıştır. Kuran'a göre Allah'ı tesbih etmek en büyük ibadettir.

...Allah'ı zikretmek ise muhakkak en büyük (ibadet)tür... [Ankebut Suresi, 45]